SİNEMAYA DAİR...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İslam Tarihi

Aşağa gitmek

İslam Tarihi Empty İslam Tarihi

Mesaj tarafından Destiny Salı Ara. 07, 2010 10:45 pm

İslam Tarihi Islam_1239731509

İslam tarihi, İslam dininin 7. yy'da ortaya çıkışından ve İslam Devleti'nin kurulmasından başlayarak modern zamanlara kadar uzanan süreçte, İslam dini, İslam dinini benimseyen bölge ve toplumlar ve bu toplumların İslam çatısı altında ortaya koyduğu şeyleri barındıran tarih kolu. İslam tarihi, İslam inancını hem bir din hem de bir toplumsal müessese olarak ele alır ve çıkan sonuç, olay ve keşifleri bu bağlamda sunar.

Genel olarak Muhammed'in doğuşundan ölümüne kadar geçen zaman, ondan sonraki hilafet dönemi, daha sonraki saltanat devletleri ve modern zamanlarda ortaya çıkan yeni akım ve durumlar ele alınır. Kabaca dört ana parçaya bölünebilse de, farklı yönlerden farklı şekillerde bölünmeler gerçekleşir, siyasi İslam tarihi farklı bir bölünmeyle incelenirken bilimsel keşifleri konu alan İslam tarihi daha farklı bir bölünme içerir.

İslam tarihinin merkezini ve İslam tarihinin altın çağını teşkil eden dönem dinin doğuşundan peygamberin ölümüne kadar devam eden ve İslami kaynaklarda Asr-ı Saadet yani "saadet çağı" olarak adlandırılan dönemdir.


En son Destiny tarafından Salı Ara. 07, 2010 10:49 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Destiny
Destiny
Joker
Joker

Mesaj Sayısı : 435
Kayıt tarihi : 22/05/10
Yaş : 37
Nerden : Destiny..

http://fatihmuldur.websitem.info/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

İslam Tarihi Empty Geri: İslam Tarihi

Mesaj tarafından Destiny Salı Ara. 07, 2010 10:47 pm

İslam tarihi, İslam dininin ortaya çıkışından başlayarak modern zamanlara kadar uzanan süreçte, İslam dini, İslam dinini benimseyen bölge ve toplumlar ve bu toplumların İslam çatısı altında ortaya koyduğu şeyleri barındıran
İslam, Allah'ın insanlara Hz. Muhammed (sav) aracılığı ile gönderdiği son ilahi dindir. Arapçada seleme (Allah'a tamamen bağlanmak) kökünden gelen İslam sözcüğünün Türkçe anlamı "Allah'a ve onun buyruklarına kayıtsız şartsız inanan" demektir. Bu kelime aynı zamanda, Hz. Muhammed aracılığıyla ilkeleri bildirilen ve Müslüman adı verilen (Arapça İslamlığı kabul eden anlamına, müslim'den) 600 milyon insanı bünyesinde toplamış büyük bir dinin de adıdır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.tarih koludur. İslam tarihinin İslam inancını hem bir din hem de bir toplumsal müessese olarak ele aldığını ve çıkan sonuç, olay ve keşifleri bu bağlamda sunduğunu belirtmekte yarar vardır.

Genel olarak
Tarih, geçmişin olaylarını kaynak malzemelerin eleştirel bir incelemesine dayanarak kronolojik tutarlılık içinde irdeleyen ve genellikle bunların nedenleri konusunda açıklamalarda bulanan bilim dalı. 19. yüzyıl sonlarında çağdaş profesyonel tanımına kavuşmuş, amaç ve yöntemleri belli, özerk bir disiplindir. Doğa bilimleri gibi dolaysız gözleme dayanmak yerine, eksik ve kusurlu belgesel kayıtlardan ya da anlatılanlardan yola çıkarak akıl yürütme yoluyla geçmişte olanların çıkarsanmasını ve
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Hz. Muhammed'in doğuşundan ölümüne kadar geçen zaman, ondan sonraki hilafet dönemi, daha sonraki saltanat devleri ve modern zamanlarda ortaya çıkan yeni akım ve durumlar ele alınır. Kabaca dört ana parçaya bölünebilse de, farklı yönlerden farklı şekillerde bölünmeler gerçekleşir, siyasi İslam tarihi farklı bir bölünmeyle incelenirken bilimsel keşifleri konu alan İslam tarihi daha farklı bir bölünme içerir.

İslam tarihinin merkezini ve İslam tarihinin altın çağını teşkil eden dönem dinin doğuşundan peygamberin ölümüne kadar devam eden ve İslami kaynaklarda Asr-ı Saadet yani "saadet çağı" olarak adlandırılan dönemdir.
Hz. Muhammed Dönemi
•Dinin ortaya çıkışı ve peygamberin ölümüne kadar ki, Hz. Muhammed, Mekke’nin soylu Haşimoğulları ailesinden gelir. 571 yılında Mekke’de doğmuştur. Annesinin adı Amine, babasının adı Abdullah’ tır. Hz. Muhammed daha doğmadan babası öldü. Yetiştirilmesini dedesi Abdülmuttalip üzerine aldı ve torununa o zamana kadar kimseye verilmemiş olan Muhammed adını verdi.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Asr-ı Saadet. Asr-ı Saadet kendi içinde 2 ana bölümde incelenir bunlar:
Asr-ı Saadet İslam tarihinin merkezini ve İslam tarihinin altın çağını teşkil eden dönem. Dinin doğuşundan peygamberin ölümüne kadar devam eden dönem, Asr-ı Saadet yani saadet çağı olarak isimlendirilir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Mekke dönemi ve
Mekke Cahiliye ortamında Hz. İbrahim'in soyundan gelen ve onun Hanif dinini takip eden bir aileden doğan Hz. Muhammed'in, kırk yaşında putperest toplumu gerçek dine davet etmesi için peygamberlikle görevlendirilmesiyle birlikte ona inanan ve inanmayan insanların 13 yıl boyunca kendi dinlerinin savaşımını verdikleri ve nihayet...
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Medine dönemidir. Mekke dönemi daha çok dinin doğuşu, ilk
Medine dönemi İslam'ın devlet sisteminin kurulduğu Medine'ye hicretle başlayıp, Hz. Muhammed (s.a.s)'in ölümüne dek süren on senelik tebliğ ve cihat dönemine verilen isimdir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Müslüman topluluk, ahlâki ve dini değerlerin
Müslüman isim, din bilgisi Arapça muslim + Farsça -¥n (Türkçede teklik olarak kullanılır) kelimlerinden oluşmuştur. Aşağıdaki anlamlarda kullanılır:
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Müslüman topluluk tarafından benimsenişi, var olan dini inanç ile İslam'ın çatışması ve direnişleri içerir. Bu dönem
Müslüman isim, din bilgisi Arapça muslim + Farsça -¥n (Türkçede teklik olarak kullanılır) kelimlerinden oluşmuştur. Aşağıdaki anlamlarda kullanılır:
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Hicret le beraber sona erer.
Hicret (Arapça: هجرة), Muhammed ve diğer müslümanların baskılar yüzünden 622'de Mekke'den Medine'ye göçüne verilen isim. Bu göçün sonucunda Medine'de bir İslam Devleti kurulmuştur.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Medine döneminde ise, İslam devletin ve toplumun kuruluşu ile daha siyasi ve toplumsal bir dönem olup, çeşitli savaşlara ve hem siyasal otorite hem de toplumsal refah anlamında yükseliş arz eden bir zaman dilimidir. Bu dönemde bütün
Medine, Suudi Arabistan'ın Mekke kuzeyinde yer alan Mekke'den sonra ikinci büyük şehridir. Eski adı Yesrib'dir. Medine'ye, Medirra, Medirke, Meddiyne, Mezzine de denmiştir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Arap Yarımadası müslümanların idaresine girmiştir.

Bu dönemde İslam Devleti'nin sınırları batıda Trablusgarp, doğuda Horasan ve kuzeyde Kafkasya'ya kadar genişletilmiş; böylece Arap Yarımadası dışına taşan İslamiyet, Asya ve Afrika'daki çeşitli milletlerce benimsenmiştir. Kurulacak olan yeni İslam devletlerinin siyasi ve hukuki temelleri de bu dönemde atılmıştır. Sırasıyla halife olan Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali, Peygamber Efendimiz (sav)'in yolunu izlemiş, Kuran ahlakının hakim olduğu adil düzeni daha geniş bir coğrafyaya yayarak devam ettirmişlerdir. Bu nedenle Dört Halife Dönemi, "Doğru Yolda Giden Olgun Halifeler Dönemi" anlamına gelen "Hulefa-i Raşidin Dönemi" olarak adlandırılır. Halifeler seçimle başa getirildikleri için aynı dönem 'Cumhuriyet Devri' şeklinde de tanımlanır.
Emeviler Dönemi
Arap yarımadası Asyanın güneybatısı ve Afrikanın Kuzeydoğusunda yer almaktadır. Bu yarımadanın çoğu çölden oluşmaktadır ve üç tarafı denizlerle çevrilidir. Bu alanda olan ülkeler: Bahreyn, Kuveyt, Suudi Arabistan, Katar, Yemen, Birleşik Arap Emirlikleri.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Emevilerdönemi 90 yıl kadar devam etti. Emevilerin başkenti
Emeviler, Dört Halife Dönemi’nden (632-661) sonra Müslüman Arap devletine egemen olan hanedandır. Hz. Ali’nin 661’de öldürülmesinden sonra başa geçen Emeviler, 750’de Abbasiler tarafından yıkılıncaya değin hüküm sürdüler.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Şamdır. Bu dönemde Halifelik babadan oğula geçerek satlanat haline geldi. Emeviler zamanında İslam devletinin sınırları
Şam Suriye'nin başşehri veya “Dımaşk” şehrinin merkez olarak kabul edildiği Suriye bölgesine verilen ad. Bu bölgenin merkezi olan Dımaşk şehrine “Şam” da denilmektedir. Şehir merkezi Suriye'nin güneybatı kesiminde yer almaktadır. Akdeniz'e uzaklığı 96 km, denizden yüksekliği ise 685 metredir. Şam şehrinin kuzeyinde Kasiyun Dağı, batısında Cebelü'ş-Şarki ve Lübnan Dağları vardır. Doğu ve güney tarafları ise çevredeki ovalara açılmaktadır. El-Gûte Vahasının ortasında yer alan şehre, ortasın
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Atlas Okyanusundan
ATLAS OKYANUSU Alm. atlantischer Ozean, Fr. Océan Atlantique, İng. Atlantic Ocean. Dünyanın ikinci büyük denizi. Büyüklük bakımından Büyük Okyanustan sonra gelir. Doğusunda Avrasya ve Afrika, batısında Amerika (kuzey ve güney) bulunur. Bu okyanus, eski dünya ile yeni dünyayı birbirinden ayırır.

Bazıları Kuzey Buz Denizi ile Antarktika Okyanusunu da Atlas Okyanusuna dahil ederler. Umumi kanaat, Kuzey Buz Denizi ile Antarktika Okyanusunun buraya dahil olmadığı
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Orta Asya içlerine kadar genişlesi. Emevi iktidarı Abbasilerin iş başına gelmesiyle son buldu.
Abbasiler Dönemi
Abbasilerin
Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Tacikistan, Afganistan, Çin'in bir kısmı (Doğu Türkistan), Rusya ve Pakistan'ın bir kısmından oluşan bölge ve bölgeyi tanımlamak için kullanılan coğrafi terim.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.başkenti
Başkent ülkelerin yönetim merkezlerinin olduğu şehirleri ifade eder. Politika'da başkent (ya da başşehir), bir devletin yönetim merkezi olan şehiri ; devletin merkezini temsil eder.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Bağdattır. Abbasiler 5 asırdan fazla halifeliği ellerinde tuttular.
Bağdat Irak'ın başşehri. Nüfusu 4,5 milyon civarındadır. Mezopotamya çanağının ortasında, Dicle Irmağının iki yakası üzerinde ve Dicle'nin Fırat'a en çok (40 km) yaklaştığı noktada, geniş bir alüvyon ovası üzerinde yer alır. Bağdat'ta yazlar kuru ve çok sıcak, kışlar yumuşak ve serin geçer. Ortalama yağış yılda 130 mm dolayındadır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Abbasiler siyasi alandan çok kültür ve medeniyet alanında gelişme gösterdiler. Zamanla siyasi hakimiyetleri zayıfladı ve Abbasi devletinin sınırları içinde yeni devletler ortaya çıkmaya başladı. Bu durumda Abbasi hükümdarının islam dünyasındaki siyasi hakimiyeti giderek sembolik bir hal almaya başladı.

Halifelik
Abbasi Devleti (750-1258) Hz. Muhammed'in amcası Abbas'ın soyundan gelen Ebul Abbas'ın kurduğu devlet. 750 yılında Abbasiler Emevi yönetimine karşı ayaklanarak halifeliği ve iktidarı ele geçirdiler. Bu tarihten başlayarak Abbasiler 1258'e kadar İslam dünyasının büyük bölümüne egemen oldular.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.1258'de
1258 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Moğolların Abbasi devletini yıkmasından sonra
Moğolistan'ın yerli halkı. Doğu Asya kavimlerinden. Asıl yurtları Moğolistan’dır. Kısa zamanda Asya kıtasının büyük bir kısmına sâhip olup, yayıldılar.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Mısırdaki
Mısır< (Arapça: Mısr/Masr, مصر) adıyla bilinen Mısır Arap Cumhuriyeti (Arapça: Gumhûriyet Masr'al Arabiye, جمهورية مصر العربية) Kuzey Afrika'nın en kalabalık ülkesidir. Nüfusun büyük bir bölümü Nil Nehri boyunca yerleşmiştir. Mısır, Kuzeydoğu Afrika'da yer alan, Kuzeyden Akdeniz ve doğudan Kızıldeniz'le kuşatılmış ve Sina Yarımadası ile Asya kıtasına
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Memlük Devletinde devam eti.
Osmanlılar Dönemi
Memlükler 1250-1517 yılları arasında Mısır ve Suriye dolaylarında hüküm süren devlet. Memluk, Arapça'da “köle” demektir. Hükümdar ve emirlerin muhafız birliklerine bağlı bu köleler, meziyetleri sayesinde zamanla hizmetinde bulundukları devletlerde idari kadroyu ele geçirmişlerdir. Kendi nüfuzlarını kuvvetlendirmek maksadıyla İslam tarihinde ilk defa memluk (beyaz köle) kullananlar Abbasi halifeleri olmuştur. Abbasi ordusundaki Türk memluklerin sayısı kısa bir süre içerisinde 35 bine ulaşt
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.1517'de
1517 yılı olayları, ölümler, doğumlar ve diğer önemli gelişmeler
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Yavuz Sultan Selim'in Mısır Seferiyle halifelik Osmanlı Devletine geçti. Mukaddes emanetler istanbul'a getirildi. Osmanlı Devleti'nin yükselişiyle beraber, İslam tarihinde farklı bir dönem başladı. Bu dönemde müslümanlar
Yavuz Sultan Selim Osmanlı sultanlarının dokuzuncusu, İslam halifelerinin yetmiş dördüncüsü. Sultan İkinci Bayezid'in oğlu olup, annesi Dulkadirli ailesinden Aişe Hatundur. 1470 yılında Amasya'da doğdu. Şehzadeliğinde, devrin alimlerinden mükemmel bir tahsil ve terbiye gördü. Arap, Fars dilleriyle yüksek din ve fen ilimlerini öğrendi. Askeri sevk ve idare ile devlet yöneticiliğini öğrenmesi için, şehzadeliğinde Trabzon Valiliğine gönderildi.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Viyana önlerine kadar ilerledi. Her ne kadar Osmanlı Devleti'nin tarih sahnesinde olduğu dönemde başka İslam devletleri bulunsa da, Osmanlı Devleti yükseliş ve hatta gerileme döneminde bile daima önemli bir konuma sahip oldu, dünyann değişik yerlerinde yaşayan müslümanlar çoğu zaman düşmanlarına karşı Osmanlı Devletinden yardım istemişlerdir. Osmanlı Devleti başka ülkelerdeki müslümanlara yardım etmek amacıyla
Viyana Avusturya'nın başkenti ve ülkeyi meydana getiren dokuz federal eyaletten biri. Avusturya’nın kuzeydoğusunda, Tuna Nehri kıyısında yer alır. Nüfûsu bir buçuk milyon (metropoliten alanınki ise iki milyon) civarındadır. Yüzölçümü 415 km2, metropoliten alanınki ise 3862 km2dir. Viyana’da tipik bir kara iklimi hüküm sürer. Ortalama sıcaklık ocakta 0°C, temmuzda ise 20°C’dir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Endülüs'ün Müslümanların elinden çıkmasından sonra buradaki Müslüman ve Yahudileri
Endülüs, Müslüman Araplar'ın Güney Batı Avrupa'yı fethinden sonra bu topraklar için kullandıkları coğrafî bir isimdir. Eskiden İberya (Iberic, Iberia, İbâriye) adıyla anılan ve Cebelitarık (Gibraltar)-Atlas Okyanusu'ndan (el-Bahru'l-Atlasî) Pirene dağlarına (el-Bürt, el-Bürtât, Pirineos, Pyrenees) kadar olan bu bölgeye Yunanlılar tarafından "Bateka", "İspanya", "Spania" veya "Hispania" adı verilmiştir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Kuzey Afrika'ya ve Osmanlı topraklarına taşıdı.
Afrika kıtasının kuzeyindeki bölgeye verilen isim. Bugün Kuzey Afrika'da Fas, Cezayir, Tunus, Libya,Mısır Sudan devletleri bulunmaktadır. Bölgede Müslümanlar çoğunlluktadır. Yaygın olarak kullanılan dil ise Arapça'dır
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Fas'ta

...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Portekizliler'le savaştı. Yine Portekizliler'e karşı
Portekiz Avrupa’nın güneybatı ucundaki İber Yarımadasında yer alan ve etrafı İspanya ve Atlas Okyanusu ile çevrili bir ülke. 36°58’ ve 42°09’ kuzey enlemleriyle 6°11’ ve 9°30’ batı boylamları arasında kalan Portekiz’in kuzeyden güneye uzunluğu 560 km, genişliği de 215 km’dir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Endonezya Adalarındaki Müslümanlara yardım etmek amacıyla Portekizliler'le
Güneydoğu Asya'da yer alan dünya'nın en kalabalık Müslüman (200 Milyon) ülkesidir. Hollanda'nın geçmiş sömürgelerinden biridir. 17 Ağustos 1945 yılında bağımsızlığını kazanmıştır. 17.000 adadan oluşan ülke dünyanın en büyük takımada devletidir. Aynı zamanda ASEAN ve İKÖ üyesidir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Hint Okyanusu'nda savaştı.

Avrupalıların her alanda güçlenmesiyle beraber, 19. asırın sonları ve 20. asrın başlarında Müslümanların yaşadığı coğrafyanın büyük bir bölümü batılı devletler tarafında sömürge haline getirildi.
Hindistan, Afrika ve Okyanusya tarafından çevrilen, dünyanın üçüncü büyük okyanusu. Asya’nın güneyinde, Afrika ile Avustralya arasında kalan deniz. 20° doğu boylamıyla Atlantik’ten, 147° doğu boylamıyla Büyük Okyanustan ayrılır. Bu deniz, okyanuslar içinde en küçük olanıdır. Avustralya ile Afrika arasındaki uzaklık yaklaşık olarak 10.000 kilometredir. Yüzölçümü kollarıyla berâber 74.900.000 km2yi bulur.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.I. Dünya Savaşının hemen öncesinde düyada sadece üç bağımsız islam devleti vardı. Osmanlı Devleti
Birinci Dünya Savaşı, 1914 yılında Avrupa'da başlamış, ancak dünyanın dört bir yanındaki ülkelerin katılması ve diğer kıtalardaki sömürgelere de yayılması nedeniyle "dünya savaşı" olarak adlandırılmıştır. 1914'te başlayan savaş 1918 yılında sona ermiştir. 30 Ekim 1918'de Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi'ni imzalayarak savaştan çekildi.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.İran ve
İran İslam Cumhuriyeti Asya’nın batısında yer alan bir devlet. Kuzeyinde Ermenistan, Azerbaycan, Türkmenistan ve Hazar Denizi, doğusunda Afganistan ve Pakistan, batısında Türkiye ve Irak, güneyinde Basra ve Umman körfezleri bulunur.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Afganistan. Osmanlı Devleti
Afganistan Demokratik Cumhuriyeti merkezi Asya’da dağlık bir kara devleti. Başkenti Kabil'dir. Yüzölçümü 657.500 km2 nüfusu Soyyet işgali öncesi nüfusu yaklaşık 15 milyon olan ülkenin nüfusu bugün 1.424.000 (1998)'dir. Ülkenin Resmi dili Peştuca ve Farsça'dır. Resmi para birimi Afgani dini İslam'dır. Doğu ve Batı Asya’yı birleştiren ana mihver üzerinde olup, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan, İran, Pakistan ve Çin ile çevrilidir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.I. Dünya Savaşı'nı kaybedince başkent İstanbul ve Anadolu'nun bazı yerleri işgal edildi. Kurtuluş Savaşı'ndan sonra İtilaf devletleri Türk topraklarından çıkrıldı. Türkiye'de Cumhuriyet ilan edildi.

400 yıldan fazla Türklerin elinde kalan halifelik 3 Mart 1924'te çıkarılan bir aknunla kaldırıldı. Son halife ve Osmanlı Hanedanının bütün üyeleri Sürgüne gönderildi.Son Halife Abdülmecid Efendi 1944'te Paris'te sürgünde iken vefat etti. Cenazesi Ölümünden uzun bir zaman sonra Medine'de torağa verildi.
2. Dünya Savaşı Sonrası Dönem
2. Dünya Savaşından sonra İslam ülkeleri bağımsızlıklarını kazanmaya başladılar. 20. asrın ikinci yarısında, bağımsızlığını kazanan islam ülkeleri kendi aralarında işbirliğini arttırmak amacıyla, İslam Konferansı Örgütünü kurdular. Günümüzde bağımsız İslam ülkelerinin sayısı 50'yi geçmiş bulunmaktadır.
Destiny
Destiny
Joker
Joker

Mesaj Sayısı : 435
Kayıt tarihi : 22/05/10
Yaş : 37
Nerden : Destiny..

http://fatihmuldur.websitem.info/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics
» İslam

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz